Kurumuş ırmağın üzerindeki köprünün parmaklıklarına dayanmış olan iki Afganlı hamal merakla beyaz bir adama bakıyorlardı. Adam vargücüyle yüz metre ötedeki tahta perdeye ulaşmaya çalışıyordu. O tahtaperde Pakistan topraklarının bitmesi anlamına geliyordu. Yüzü kıpkırmızı, nefes nefese, beceriksiz hareketlerle asfaltın üzerinde gürültüyle koşuyordu. Yaşlıca bir adamdı ve kravatsız gri bir takım elbise giymişti. Genelde sınırı böyle yaya geçenler hem daha genç olurlardı, hem de hiç aceleleri olmazdı.
UYARI! Bu sayfada yer alan e-kitaplar tanıtım amaçlıdır. Yasal olarak indirmiş olduğunuz dosyanın 24 saat içersinde silinmesi gerekmektedir; silinmemesi durumunda tüm sorumluluk size aittir.