Cüneyt Arcayürek, “Şeytan Üçgeninde Türkiye” adlı bu yeni yapıtıyla Türk-Amerikan ilişkilerinin belgelere dayanarak ne zaman başladığını, ne zaman zayıflayıp, ne zaman güçlendiğini kanıtlıyor.”Türk-Amerikan ilişkilerinin 1949-1950’den sonra boyutlanarak bugüne kadar uzanan çizgisinin başlangıç yılları 1939-50 arası. Günümüze kadar geçen yıllarda eleştirilerimize neden olan ve kimi zaman sabrımızı taşıran davranışların kökeninde, 1939-50 arasında saptanan politikaların önemi büyük” diyor Arcayürek, 1939’dan 1950 yılına kadar Ankara, Londra, Moskova, Berlin ve Washington arasındaki telgrafları günü gününe inceliyor, bir bir gözden geçiriyor. Telgraflardan, bu ülkelerin Türkiye’ye ne gözle baktıkları açık seçik ortaya çıkıyor.”… 1944’lerdeki Türkiye, savaşa girmemek için direniyor. İngiliz askeri yardımı yetersiz. Ama İngiltere, bir tarih saptamış, Türkiye’nin o gün, o saatte savaşa girmesine yol açacak yatırımlar yapıyor. O tarih gelip geçiyor, o sırada ‘patron’ İngiltere, Türkiye’ye yardımı kesiyor; hızını alamayıp bir de ekonomik ambargo kararı alıyor. O günün gereği sahnede İngiltere var, ne çare yanı başında da ABD…… İngiltere’nin, 1947’lerde müttefiki Yunanistan ile Türkiye’ye yardım edemeyeceğini açıklamasından sonra, Türkiye’nin ‘patronu’ değişecekti. Artık Türkiye’de İngiltere’nin değil, Amerika’nın borusu ötecekti. Kısacası Türkiye, 1950’den önce ABD’ye elini uzattı; ama Ankara’nın yanlış yöntemler izlemesiyle 1950’den sonra ABD, Türkiye’nin kolunu kaptı.”İnsanı şaşkına çeviren telgraf metinleriyle, ilginç bir uzun öykü Şeytan Üçgeninde Türkiye.
PDF : https://yadi.sk/i/
UYARI! Bu sayfada yer alan e-kitaplar tanıtım amaçlıdır. Yasal olarak indirmiş olduğunuz dosyanın 24 saat içersinde silinmesi gerekmektedir; silinmemesi durumunda tüm sorumluluk size aittir.
Teşekkür ederiz